Tohoshinki 11 Kasım
2017’de Ocak ayı sayısı çıkan Japon dergisi ViVi’nin kapak modeli oldu! Dergide
ünlü idol grubuna, fotoğraflar eşliğinde 8 sayfalık uzun bir röportaj kısmı
ayırıldı!
ŞİMDİ ve SONSUZA
KADAR…
Geleceğimiz:
Kalplerinde
tuttukları derin düşünceler şimdi sel olup taşıyor. Birbirleri için neler
hissediyorlar, fanlarına olan minnettarlıkları, müzik ve moda… Şimdi ve
gelecekteki Tohoshinki hakkında gizlenmiş her şey bu röportajda!
Belki de geçen bu
zaman, onlara sevgilerini test etmeleri için Tanrı tarafından verilmiş bir
araydı. TVXQ üyeleri iki yıllığına ayrı kaldı. Fanları onları iki yıl boyunca,
birlikte şarkı söylerken ya da dans ederken göremedi.
Ne kadar başarılı
olduklarının ya da ne kadar görkemli bir mutlulukla kutsanmış olduklarının bir
önemi yok. Yıldızlar, muhteşem hikayelerinde, daima bazı zorluklarla
karşılaşırlar.
Çevrelerinde hep var
olan şeyler bir anda ortadan kayboldu. Daha önce hiç böyle bir durumu hayal
etme şansınız oldu mu?
Elbette bu iki adam,
bütün boşluklarını Tohoshinki aktiviteleriyle doldururlarsa, bazı noktalara
geri dönebileceklerini biliyorlardı. Bir gün tekrar buluşabilirler.
Birbirlerine yüreklerinden bağlılar. Ancak yine de ara sıra yalnız hissetmiş ve
gelecekleri hakkında endişelenmiş olmalılar.
Bu ikilinin alnında
parlamaya devam etmek yazılıydı. Bu röportajdan önce, sadece tek bir şey
hakkında endişeliydim. ‘’Ne kadar hazırlar?’’
Bir yandan
aktivitelerine devam ederken, birbirlerinin parıltılarını, birbirlerine olan
sevgilerini ve güvenlerini yenileyebilmişler miydi? Eğer yapabildilerse ne
kadar? Ama o ikisi stüdyoda göründü ve o gün her zamankinden daha göz
kamaştırıcı, güçlü ama aynı zamanda centilmen, esprili ve kibarlardı. Tanrı
tarafından onlara verilen zorlukların üstesinden gelmenin, onları ne derece
olgunlaştırdığını görmemi sağladılar. Etrafa mutluluk saçıyorlardı çünkü
birlikte gelecekleri hakkında konuşma fırsatı bulmuşlardı.
Yunho, odaya girer
girmez temiz ve neşeli bir sesle bizi
‘’Tanıştığımıza memnun oldum!’’ deyip selamladı. Oldukça şıktı ve
varlığı stüdyonun havasını tazelemiş gibiydi. Yunho’nun arkasından Changmin
eğilerek selam verip personellere gülümseyerek içeri girdi ve birlikte soyunma
odasına gittiler. Yunho temkinli adımlarla ilerlerken Changmin onun aksine
aceleciydi ve büyük gözlerinde parıltılar vardı.
Çekim sırasındaki
hareketleri de oldukça farklıydı. Yunho değişik pozlar denemeye çok istekliyken
Changmin sadece Yunho’nun pozuyla en iyi eşleşecek duruşu seçiyordu. Yunho
başını Changmin’in kalbine yakın bir yere yerleştirdi. Changmin de çenesini
Yunho’nun omzuna koydu.
Changmin solo
çekimlerinde nadiren gülümserken Yunho ile birlikteyken kendiliğinden
gülümsüyor. Birbirlerine kur yapmıyorlardı. Bize, birbirleriyle ne kadar yakın
olduklarını göstermeye de çalışmıyorlardı. Ama çekim boyunca, kesinlikle en
güçlü şekilde, onların karşılıklı güvenini hissettim.
İki yıllık boşluğa
baktığında Changmin ‘’Her şeyi özledim!’’ diyor
Changmin: ‘’Her şeyi
özledim. Çekimler, kayıtlar, turneler… Daha önce üzerime hibe edildiğini düşündüğüm
her şeyi. Çaresizce özledim. Zamanın geçmesini izlemekten ve beklemekten başka
yapabileceğim bir şey yoktu.(gülümsüyor)
Bütün bunlardan ilk
uzaklaştığım zaman, biraz kendi içime döndüm ve şarkı söylemenin, dans etmenin
aslında benim için ne kadar ‘’setsu-jisu’’( önemli) olduğunu farkettim.’’
Belki de çok fazla
şarkı sözü yazdığındandır bilemiyorum ama bazen Changmin’in seçtiği sözcükler
fazla duygusal olabiliyor. Çaresizce özlemek… Setsu-jisu… Bu tip ifadeler ve
kelimeler kullanıyor. Bugün günlük yaşamda, bu tip kelimeleri tereddüt
etmeden, kendine güvenerek söyleyen çok fazla Japon olduğunu sanmıyorum. Başlangıçta,
Changmin telaffuz ederken biraz kekeledi. ‘’Se-jyu-tsu’’ benzeri bir şey
söyledi. Bir personel ona yardım edip ‘’setsu-jisu’’ deyince, Changmin mutlu
bir şekilde parmaklarını şıklatarak ‘’Ah! Bu doğru! Setsu-jisu’’ dedi.
Yunho, Changmin’den
aylar önce solo aktivitelerine devam etti. İkisinin aktivitelerini açıklamak
için Yunho ‘’duo’’ kelimesini seçiyor. Duo, Yunanca’da iki anlamına gelen
‘’di’’ kelimesinin karşılığı oluyor. ‘’İki’’ insanların toplumu oluşturmaya
başladığı yerde, en küçük birim olarak kabul edilir. Çünkü duo, birinin diğerini ‘’arkadaş’’ ya da
‘’eş’’ olarak çağırabildiği iki kişi demektir. Onlar da bir ikili olduğu için,
ilişkileri daha yakın ve yoğun bir vaziyet alıyor.
Yunho: Changmin
terhis olmadan önce, ben solo aktivitelerimle bir başlangıç yaptım. Ama dürüst
olmam gerekirse, o dönem boyunca da yine Changmin’i beklemeye devam ettim.
Changmin geri dönüp, biz Tohoshinki aktivitelerine albüm için ikili olarak
fotoğraf çekimleriyle kaldığımız yerden devam ettiğimizde çok heyecanlandım.
Çünkü ‘’yeniden başladığımızı’’ biliyordum.
Yeni albüm, uzun
zamandır beklenen 5 Dome turundan önce yayınlandı. ‘’Fine Collection- Begin
Again’’ albümüne, önceki yıllarda çıkmış olan single ve albümlerinden de 40
adet seçme şarkı eklendi. Aralarından üç şarkı yeniden kaydedildi.
Bu albüm için Yunho
şöyle diyor:
‘’Şarkıları tartışıp
seçerken, fanlarımızın sevdiği ve bizim de dahil etmek istediğimiz şarkılar
olmasına özen gösterdik. Elbette hayranlarımızın sevdiği şarkılar seçmek çok
önemliydi fakat biz ayrıca size vokallerimizin ne kadar olgunlaşmış olduğunu da
göstermek istedik. ‘’
Changmin: ‘’Sadece
konserlerimizde insanların hoşuna giden şarkılar seçmedik, aynı zamanda bizim
tercihlerimiz olan ve hepinizin dinlemesini istediğimiz şarkıları da koyduk…
Şarkılarımızdan bazılarıyla size düşündüklerimizi iletebilmeyi umuyoruz. Bu
şarkılar bizden sizlere birer mesaj niteliğinde…’’
Onların yeni albümünü
dinledim ve özellikle ballad şarkılarda ne kadar iyi olduklarını farkettim.
Belki de bu ikilinin tarzı sadece kadın ve erkek arasındaki tutkuyu ifade
etmeye değil aynı zamanda insanoğlunun kendi arasındaki tutkuyu ifade etmeye de
uyuyordu.
Vokalleri uyumla
harmanlandığı zaman, vokalleri güzel kontrastlar sergilediği zaman ya da
vokalleri sadece kendi rollerini sürdürdüğü zaman bile birbirlerini
destekliyor. Çok farklı türlere bürünen aşkın aslında tek vücut olduğunu
görebiliyorsunuz. Yunho şimdi de tıpkı beş yıl önce söylediği gibi aşk
şarkıları seslendirirken farklı hissettiğini belirtiyor.
Yunho: ‘’Sanırım
yaşım değiştikçe aşk ve ilişkiler hakkındaki görüşlerim de değişti. Bence hayat
teorim daha da belirginleşti. Bu yüzden aynı şarkıları söylerken bile, sözler
kalbimi artık daha derinden yakalıyor. Bu nedenle aşk şarkılarının şimdiki
Tohoshinki’ye, eski günlerdeki Tohoshinki’den daha çok uyduğunu
düşünüyorum.(gülüyor)
Bunu söyleyerek
kulağa biraz küstah biri gibi gelebilirim ama gerçekten böyle düşünüyorum. O
zamanlar aşk şarkılarını saf bir kalple söylüyordum. Bence bu da iyi bir şey
sayılır. Ama şimdi böyle şarkıları tutkumu ve hislerimi yansıtarak
söyleyebilirim. Son günlerde şarkı sözlerini ok…-okurken bir şeyler kalbimi yakalıyor… Bence bir sürü
harika şarkımız var.’’
Yeniden kaydedilen
şarkılardan biri de Bolero. Bu şarkı 2009 yılında çıktı. Sürekli değiştiği ve
çok karışık olduğu için iki kişiyle söylenmesi zor bir şarkı gibi duruyor. Ama
ürün şu anki Tohoshinki’ye fazlasıyla uyuyor çünkü onlar artık daha olgunlar.
Özellikle Changmin, şarkıyı terhis olduktan hemen sonra kaydetti fakat buna
rağmen yüksek notası bir harikaydı.
Vokaliyle hissettiklerini iletme güdüsü de epey gelişmiş gibi görünüyor.
Changmin: ‘’Geçtiğimiz
iki yıl boyunca vokal dersleri almadım, yalnız başıma bu gibi şeyler hakkında
düşünmek için çok fırsatım oldu. Yunho hyungun dediği gibi, kişilik olarak daha
olgun bireyler haline geldik. Aslında, alışkanlık biraz korkutucu bir şey. Boş zamanım olduğunda, aniden kafamın içinde
Tohoshinki’nin şarkılarından birini duyuyordum ve dans ediyordum. Tabii ki
sahnede yaptığım kadar enerjik dans etmiyordum… Sadece birazcık… Kimse ne
yaptığımı farketmesin diye.(gülüyor) Benim için daha çok alışkanlık gibi bir
şey bu. Ne zaman boş zamanım olursa, gidip koreografilere şöyle bir göz atıyorum, bu kanımda var. (gülüyor) Müzik
ve dans… Hayatım baştan sona hep Tohoshinki aktiviteleriyle doluydu. Bu yüzden
bütün bunlardan uzak kalınca, aslında benim için ne kadar önemli olduklarını
farkettim.’’
Yunho devam ediyor:
‘’Bu iki yıl boyunca,
Tohoshinki’ye yönelik sorumluluklarım daha güçlü hale geldi. Tohoshinki ismi
sadece ikimizi kapsamıyor. Fanlarımız bizi sonuna kadar destekledi ve bizim
için bundan daha önemli bir gerçek yok. Turumuza gelecek olursak, her mekanda
aynı programla sahneye çıkıyoruz. Ama bazıları için belki de hayatları boyunca
bir kez olacak bir şeydir. Üstelik o insanlar zamanlarından feragat edip, para
biriktirip bizim konserlerimizi dört gözle bekliyorlar. Bir boşluğumuz
olduğunda, benim ilk işim fanlarımızdan gelen mektupları okumak oluyor. Bu
sayede onların bizi ne kadar çok sevdiğini tekrar ve tekrar farketmiş oluyorum.
Fanlarımızla aramızda değerli ve kaçınılmaz bir bağ var. Onun için, şu andan
itibaren hepinizle birlikte bu yolda yürümeye devam etmek istiyorum ve sanırım
şunu da söylemeliyim ki hepinizle birlikte bu yolda yürümeye ihtiyacım var. Şu
anda bunu çok güçlü bir şekilde hissediyorum.’’
Bu sözleri
desteklemek için Changmin, Yunho’nun bu geçtiğimiz iki yılda öncekinden daha da
tutkulu bir insan haline geldiğini söylüyor.
Changmin: ‘’Yunho
hyung artık vücut çalışıyor üstelik kilo da verdi. Önceden de çok havalı bir
görünümü vardı ama son zamanlarda gözüme daha tarz gelmeye başladı. Ve önceden
de tutkulu olan bu arkadaş şimdi bunun iki katı hırslı biri haline geldi.’’
(gülüyor)
Ardından Yunho,
Changmin’in ona söylediklerini şöyle karşılık vererek tamamlıyor:
‘’Bence Changmin
artık daha nazik bir insan. Elbette bunu iltifat amaçlı söylüyorum. Erkeksi
olduğu kadar yumuşak ve nazik biri de aynı zamanda. Boşluğumuzun ardından
onunla ilk çalışmaya başladığımda aklımdan geçen ‘Ah! Changmin’i bu haliyle
daha çok sevdim.’ oldu’’
Yunho ne kadar
tutkulu olduğuyla ilgili konuşuyor:
‘’Elbette konu
hislerimi ifade etmeye geldiğinde kolayca tutkuya yakalanıyorum. Ama şu
günlerde, eskisi kadar derin olduğunu düşünmüyorum. Tohoshinki’ye yönelik
sorumluluklarım daha da çok büyüdü ama iş kendime gelince, artık biraz daha
sakin ve ılımlıyım. Herkesin kalbine dokunup ilham vermek için elimden gelenin
en iyisini yaptım. Daima koştum, daima yukarı baktım. Şimdi de hala aynı
prensipte ilerliyorum ama her şeyden önce birbirimizi sevmeliymişiz gibi
hissediyorum. Şu an aktivitelerimize devam ediyoruz ve ben geçmişte kendimize
çok yüklendiğimizi farketmeye başladım. Sürekli ilerlemek zorundaydık bu yüzden
bunu farketmemiştik… Ama ara sıra, etrafımızdaki insanlar gelip sorardı. ‘’
Sizce de biraz fazla itmiyor musunuz kendinizi?’’ (gülüyor)
Şimdi biraz daha
yavaştan alsak sorun olmaz diye düşünüyorum ama hala gelecekte olmak
istediğimiz yere ulaşmak için özgüvenle doluyum. Sadece, artık biraz daha
ağırdan almak istiyorum. ‘’
Bunu söyledikten
sonra devam ediyor:
‘’Pekala… Diğer
röportajlarda bunun hakkında çok fazla konuşmadım ama dürüst olmak gerekirse
gerçekten böyle hissediyorum. Yürüdüğümüz yol değişmeyecek sadece ben kafamda birkaç değişiklik yaptım.’’
Gülüşü fazlasıyla
dürüsttü. Artık daha fazla olgunlaşmış ve bazı duygusal yorgunlukları var gibi
görünüyordu.
Yaklaşık altı ay önce
dönmüş ve bazı solo aktivitelerde bulunmuş Yunho’nun aksine, Changmin ‘in
üzerinde çalışması gereken çok şey vardı. Vokal, koreografi ve Japonca gibi…
Changmin: Özellikle
dans… Verdiğimiz aradan sonra müzik videolarımızı ilk izlediğimde ‘’Vaay! Demek
biz böyle dans ediyormuşuz.’’ Dedim. Sanki tanımadığım birilerinin dansını
izliyormuşum gibiydi (gülümsüyor)
Ama bir kere dans
pratiği yapmaya başladığımda, vücudum bilinçsizce ritme uygun hareket etti. Az
önce size boş zamanım oldukça koreografilere bakma alışkanlığım olduğunu
söylemiştim. Ama farkettim ki vücudum zaten koreografi sırasını hatırlıyor. Ek
olarak, bu şarkıları dinleyince çok etkilendim. ‘Vay be! Ne kadar çok şarkımız
varmış.’ Diye düşündüm. (gülüyor)
Üstüne üstlük her
şarkının bir zenginliği var. En küçük detayların üzerinde bile ne kadar sıkı
çalıştığımızı hatırlıyorum ve bunlar benim için unutulmaz deneyimler oldu.’’
Aktivitelerine devam
ettikten sonra, Yunho şarkı söylemeyi, dans koreografilerini ve konuşurken
biraz yavaş olsa da Japonca’yı hatırladığını görünce çok mutlu olmuş.
Yunho: ‘’Elbette
bunların hiçbirinde mükemmel değilim bu yüzden sıkı çalışmaya devam edeceğim.
Ama gerçekten kendimi Japon personellerle Japonca konuşurken bulduğumda çok
şaşırdım. Geçtiğimiz iki yılda o kadar çok çalışmamıştım bile. Şimdi
kesinlikle, hangi fiili nerede kullanacağımı hatırlıyorum. Ama konuşması biraz
zaman alıyor. Ancak gittikçe daha düzgün bir hale biniyor.’’
Changmin askerdeyken
dili unutmamak için Japonca günlük tutmuş.
Changmin: ''Aslında çok
fazla Japonca yazmadım. (gülümsüyor) Ama arada denedim... Katakana’yı
hatırlayamadım bu yüzden çok zor oldu.'' (gülüyor)
Geri dönüşleri için,
daha önceden çıkarmış oldukları üç şarkıyı yeniden kaydettiler. Birbirlerinin
vokalleri hakkında neler düşündüklerini sordum ve ilginç cevaplar aldım.
Changmin: ‘’Yunho
hyungun vokali prensip olarak hep erkeksi ve güçlüdür. Ama bu sefer, nasıl desem… Oldukça düz bir
vokalle daha sakin ve doğal söyledi. Bu onun sesini birkaç kat daha yoğun duygulu
gösterdi ve ben bunu çok sevdim. Yeniden
kayıt yaparken onun sesini monitörden duydum ve gerçekten böyle hissetim.’’
Yunho: ‘’ Herkes bana
Changmin’in vokalinin en iyi kısmı yüksek notaları der ama bence onun sesindeki
en özel kısım alçak notaları fısıldayarak söylemesi. Bu sadece Changmin’in
yapabildiği bir şey ve son günlerde bu yeteneğinin daha temiz bir şekilde
ortaya çıktığını düşünüyorum.’’
Vokal tipleri
birbirinden çok farklı olmasına rağmen, Yunho zaman zaman diğer insanların
Changmin’in sesiyle kendi sesini karıştırdığını ve ‘’Bu part Changmin’in mi?’’
diye kendisine sorduklarını söylüyor.
Yunho: ‘’Bunun
hakkında daha önce hiç konuşmadım ama bu tip soruları oldukça sık alıyorum.
(gülüyor)
Bence vokallerimizde
çok fazla benzerlik var. Ben ana vokal partlarını alan Changmin’den fazlasıyla
etkilendim. Bu yüzden bazen onun tarzıyla söylüyorum. Sanırım Tohoshinki’nin
vokal rengi benzerliklerin ve farklılıkların karışımından oluşuyor. Bu yüzden
bence bu ikili mucizevi ve büyüleyici. Prensip olarak kendimize ait roller
belirledik ama bazen bu rolleri birbirimizle değiştiriyoruz ya da aynı rolü
birlikte üstleniyoruz. Bir süre önce, TVXQ şarkılarını tek başıma sahnede
sergiledim ve ilginç bir şey deneyimledim. Şarkıları prova ederken, Changmin’in
partlarını söylemek benim için inanılmaz derecede zordu ve kendi kendime ‘Vaay!
Changmin’in ses aralığı gerçekten çok yüksek.’ dedim. İkimiz için yazılmış olan
şarkıyı tek başıma söylerken, partnerimin daha iyi olduğunu anladım. Aynı
zamanda şunu da farkettim, bilinçsizce Changmin’in jest ve mimiklerini yapmayı
deniyordum. Çünkü tüm bu zaman boyunca onun yanındaydım ve onu izliyordum. Bir
şekilde içime bir Changmin kaçtı. (gülüyor) Tamamen bilinçsizce yapıyordum
bunları!’’ (tekrar gülüyor)
Changmin: ‘’Kore’deyken
ekranda Yunho hyungun performansını izliyordum. Ona art arda bir sürü ‘Çok
havalısın!’ yazan mesaj gönderdim.’’ Changmin o zamanları mutlu bir şekilde
hatırlayıp gülüyor.
Yunho’nun dediğine
göre, aktivitelerine beraber döndükten sonra dahi Changmin ona güzel mesajlar
atmaya devam etmiş.
Yunho: ‘’ Mesela, ben
ona ‘Changmin bugün gerçekten yoğun bir programımız vardı ama biz yine de
elimizden gelenin en iyisini yaptık! Hadi yarın da tıpkı böyle en iyisini
yapalım!’ diye bir mesaj attığımda ‘Umarım bugün çok yorulmamışsındır. Yavaştan
al! Bugün sen benim yanımda olduğun için ben sıkı çalıştım!’ gibi cevaplar
veriyor. (gülüyor)
İki yıl öncesine
kadar, her zaman birlikteydik, bu yüzden birbirimize hiç mesaj yollamazdık. Ama
bir kez ayrı kalınca, birbirimizin önemini daha iyi anladık. Sanırım bu yüzden,
artık birbirimizle hislerimizi daha sık paylaşmak istiyoruz.’’
Changmin: ‘’Birimiz
diğeri için bekledi. Bunun kıymetini bilmemiz gerektiğini düşünüyorum…’’
Diyor Changmin… Artık
çok daha fazla sevgi duyduğu fanlarına, onun için bekleyen personellere ama
herkesten çok Yunho’ya en dürüst şekilde hislerini söylemek istiyordu. Ve şu
anda, ikisi de Tohoshinki’nin geleceği hakkında aynı şeyleri düşünüyorlar.
Şu ana kadar
onlardan, geri dönüşlerine ilişkin olarak tutkulu ve derin hikayeler duyduk.
Fakat ViVi bir moda dergisi. Bu yüzden onlara modayla ilgili sorular sormaya
karar verdim. Changmin ViVi dergisinin, önüne koyulmuş sayılarından birini alıp
sayfaları çeviriyor. Fısıldayarak ‘’Moda…’’ diyor ve yüzünü ellerine gömüyor.
Diğer yandan, Yunho dikkatini tamamen vererek dergiyi karıştırıyor ve büyük bir
gülümsemeyle ‘’Hepsi de çok tatlı.’’ diyor.
‘’Daha önce sizinle
röportaj yapmıştım. O zaman Changmin-san’ın kıyafetlerinin harika olduğunu
hatırlıyorum…’’ diyorum ve karşılık olarak Changmin’den;
‘’Öyle mi? Hiç
sanmıyorum!’’ cevabını alıyorum. Bunu duyduğuna epey şaşırmış görünüyor.
Ardından, Yunho hemen
şöyle diyor:
‘’Changmin’in tarzı,
Kore’den Japonya’ya farklılık gösteriyor. Buradayken özellikle üstünkörü giyiniyor
çünkü provalar yüzünden çok meşgul oluyor. Ama Kore’de tıpkı üniversite
öğrencileri gibi pastel renklerde bir üst giyiyor… Ya da onun gibi bir şey. Bir
parçası ilginç olan basit kıyafetler giyiyor ve bence moda zevki güzel.’’
Peki kızların moda
anlayışı hakkındaki düşünceleriniz neler?
Changmin: ‘’Kendi
sevdiklerim hakkında konuşmam sorun yaratmaz değil mi? Dürüst olmam gerekirse,
ben çok büyük küpeler, piercingler, aksesuarlar, mücevherler vesaire
sevmiyorum. Üzgünüm. Ne zaman büyük, ağır küpeler görsem, kulak memelerinin
yırtılabilecek olmasından korkuyorum. (gülümsüyor)
Eğer seçim yapmam
gerekirse, ben kadınsı elbiseleri tercih ederim… Bunun gibi.’’
Yunho basit ama tarz
kıyafetleri sevdiğini söylüyor.
Yunho: ‘’Ceket ve
pantolon gibi… Oldukça basit ama görünüşü renklerle ilginçleştirilmiş şeyler…
Bu tarzda seviyorum. Ben kıyafetlerimi seçerken, özellikle biraz ilginç
olmalarına özen gösteriyorum. ‘’
Daha sonra yaramaz
bir çocuğun bağırışıyla devam ediyor:
‘’Ama pijamalar bence
en iyisi!’’
Changmin: ‘’Elbette!
Herkes pijamaları sever.’’
Biraz sıradan
şeylerden konuştuktan sonra, ikisi abi kardeş gibi sohbet etmeye başladılar ve
bu oldukça eğlenceliydi.
Son sorum ‘’Hayatın
güzel olduğunu ne zaman hissedersiniz?’’ oldu.
Yunho hemen cevap
verdi: ‘’Benim için, sahnede olduğum zaman… Verdiğimiz aradan sonra, herkesin
önünde dans ettiğimiz zaman gerçekten harika hissettim. Elbette bir ara bazı
endişelerim ve hissettiğim bir baskı vardı. Ama zamanla bu korku kayboldu ve
herkese neler yapabildiğimi gösterebilmem için gereken özgüvenimi geri
kazandım.’’
Changmin, Yunho’nun
muhteşem konuşmasını büyük bir saygıyla izledikten sonra,
‘’Benim için… İşimi
bitirip eve geldiğim zaman… Duş alırım ve bir müzik açıp kendime içecek
hazırlarım. O gün sıkı çalışmış olan kendimi ödüllendiririm. Hayatın güzel
olduğunu hissederim.’’ (gülüyor)
İki yıl o kadar da
kısa bir zaman değil. İkisi de tüm bu süreç boyunca, fanlarını, personelleri ve
birbirlerini önemsemek için kullandılar. Ayrıca müzikleri hakkında da düşünme
fırsatları oldu. Bu iki yılda birbirlerine olan sevgileri sınandı. Fakat onlar
bunun üstesinden gelip değişerek daha da büyük ve güçlü kişilikteki insanlar
olarak geri döndüler. Onları bekleyen tüm insanların sevgi dolu geleceklerine
ışık tutuyorlar. Olmaları gerektiği yerde ve fanlarının da olması gerektiği
yerde… Canlı konserlerinde… Eminim ki onların şarkılarının mutluluğu güzelce
parlayacak ve yankı yapacak.
Eng Trans by @beriko0214
0 yorum:
Yorum Gönder